Ürolojik Hastalıklar Kayseri

Çalışma Saatleri : 9.00 - 17.00 Ctesi: 9.00 - 13.00
  İletişim : +90 352 222 41 42 - Dahili - 1 : 2203 Dahili - 2 : 2201

Testis Kanseri Nedir? Tedavisi Nasıl Yapılır?

Testisler erkeklerde üreme amacıyla semen üretiminde görevlidir ve erkeklik hormonu olarak bilinen testesteron hormonunu salgılama işlevini yerine getirir. Testis kanseri erkeklerde çok sık rastlanan bir kanser olmamakla birlikte yaklaşık yüzde 1 oranında görülebilmektedir. Bu hastalık özellikle 35 yaş altı erkeklerde en fazla gözlemlenen kanser türü olarak bilinir. 

Testis kanseri genetik yapı ile ilgili bir durumdan da kaynaklı olabileceği için, aile fertlerinden testis kanseri olan bir bireyin bulunması halinde her yıl düzenli kontrollerin yapılması erken tanı için son derece önemlidir. 

Testis kanseri sperm üretimi konusunda çalışan hücrelerden kaynaklı olabilmektedir. Bu hücrelere germ hücreleri adı verilir. Genellikle testis kanseri cerrahi müdahale ya da kemoterapi yöntemleri ile tedavi edilebilen hastalıklardandır ve başarı oranı yüksek olarak kabul edilir.

Testis Kanserinin Belirtileri Nelerdir?

Testis kanserinde bulgu ortaya çıkan kısım, ağrısız bir yapıya sahiptir. Testis kanserleri genelde ağrıya çok neden olmasa da bu hastalığa yakalananların yaklaşık yüzde 30 ile yüzde 40 civarında ağrı hissedilebilmektedir. Testis kanserinin en önemli göstergelerinden biri testis bölgesinde meydana gelen sertliktir. Olağan dışı kabul edilebilecek bir sertliğin testiste görülmeye başlanması ve bu sertliğin zamanla yumuşamaması halinde kısa süre içerisinde doktora başvurmak gerekir. Bu belirtinin dışında memelerde büyüme ve ağrı oluşabilmekte, sırt ağrısı görülebilmekte, boyun ağrısı ya da boyunda kitle oluşması gözlemlenebilmektedir. Ayrıca testis kanseri olan kişilerde istemsiz bir şekilde zayıflama ve halsizlik ortaya çıkmaktadır.  

Testis kanserine tam olarak neyin neden olduğu bilinmemekle birlikte bir takım faktörlerin olduğu düşünülmektedir. Bunlar:

  • Kriptooşidizm, yani hastalarda doğuştan gelen testisin torbada olmaması olarak bilinen bu durumun görüldüğü kişilerde testis kanserinin görülmesi 4 ile 8 kat daha fazla olabilir.
  • Testis kanseri geçiren kişilerin daha sonra ikinci defa testis kanserine yakalanma olasılığı hiç testis kanseri geçirmemiş kişilere nazaran daha yüksektir.
  • Genetik faktörler: testis kanseri genetik yapı ile de ilgili olan bir hastalıktır. Aile fertlerinden testis kanseri olan kişilerin bu hastalığa yakalanma olasılığı diğer kişilere nazaran daha yüksek olduğu için yıl içerisinde rutin kontrollerin yapılması son derece önemlidir. 
  • Yaş: testis kanseri genel olarak ergenlik çağına girmiş kişiler ile 40 yaş altı olan erkeklerde gözlemlenir. Bunun dışında testis kanserine yakalanan ikinci yaş grubu ise 50 ile 60 yaş aralığında bulunan erkeklerdir.
  • Esrar kullanımı: yapılan gözlemler sonucunda esrar kullanan kişilerde testis kanserinin görülme olasılığının daha yüksek olduğu görülmüş ve esrar kullanımın testis kanserine yakalanma ihtimalini artırdığı tespit edilmiştir.

Testis kanserinde erken teşhis genellikle hastanın kendi ellerinde olan bir durumdur. Kişiler zaman zaman  testislerinde yapacakları kontroller ile herhangi bir büyüme, ağrı ya da kitle oluşumuna ilişkin bir gözleme sahip olursa doktora başvurarak erken teşhisin konulmasını sağlayabilir. Çünkü testis kanserinde diğer kanserlerde olduğu gibi bir tarama kiti ya da testi bulunmuyor. 

testis kanseri tedavisi

Testis Kanseri Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Skrotal ultrason, bu yöntem testislerde var olan kitlenin kendi yapısından mı kaynaklı olduğu yoksa testis kanseri sonucu oluşan kitle mi olduğu konusunda yapılan bir görüntüleme işlemidir. 

Kan testi: kan testi, testis kanserine neden olan bazı bulguların tespitinde kullanılır. Çıkan sonuca göre yükselmiş değerlerin varlığı testis kanseri riskini ortaya koyarken, yapılan kan testinde herhangi bir bulguya rastlanmamış olması testis kanserinin olmadığı anlamına gelmez.   

Bilgisayarlı tomografi: bu yöntem ile tespit edilen testis kanserini oluşturan kitlenin büyüklüğü, çevre dokulara etkisi ve yayılımı görüntülenmektedir. 

Testis Kanserinde Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Testis kanseri tedavisi uygulamalarında ilk olarak cerrahi müdahale ile testis çıkarılır. Bu çıkarma işlemi gerçekleştikten sonra testis kanseri tedavi yöntemleri uygulanır. 

Cerrahi tedavi yöntemi: bu yöntem ileri ya da yüksek riskli testis kanseri görülen erkeklerde uygulanır. Bu yöntem ile abdominal lenf nodları cerrahi müdahale ile çıkarılarak temizlenir. 

Kemoterapi: bazı durumlarda testis kanseri çevre dokulara yayılım göstermiş olabilir. Bu tür durumlarda testisin tedavisi haricinde ayrıca bu yayılan hücreleri tedavi etmek amacıyla kemoterapi ilaçları ile müdahale edilir. Kimi zaman da yapılan cerrahi müdahale sonucunda tam iyileşmenin sağlanabilmesi için ek tedavi yöntemi olarak kemoterapi uygulanır.

Radyasyon tedavisi: kimi hastalarda görülen testis kanserine cerrahi müdahale uygun görülmemektedir. Bu tür durumlarda sağlıklı bir tedavi süreci gerçekleştirmek amacıyla radyasyon tedavisi uygulanır. Bazı durumlarda da hastanın durumu ve testis kanserinin özelliklerine göre hem cerrahi müdahale gerekebilir hem kemoterapi uygulanabilir hem de radyasyon tedavisi ile müdahale edilebilir.

Testis kanseri erken tanı ve teşhis işleminden sonra tedavi süreci ile iyileşme oranı yüksek bir hastalıktır. Burada önemli olan tanı konulma sürecinin erken gerçekleşmiş olması. Erken tanı için de hastaların bilinçli olması ve testislerinde gördükleri anormallikleri fark ederek doktora başvurması son derece önemlidir.

Kliniğimizde alanında uzman doktorlar ve güler yüzlü çalışanlarımız ile testis kanseri tedavisinin her aşamasında sizlere en iyi ve en doğru tedavi yöntemini uygulayarak sağlığınıza kavuşmanız için hizmet veriyoruz. Tanı, teşhis ve tedavi de kullanılan son teknoloji araç ve aletlerimiz ile testis kanserine ilişkin rahatsızlıklarda en doğru müdahaleyi gerçekleştirerek kısa süre içerisinde tedavi aşamasına geçiyoruz. Sağlığınız için erken tanı ve tedavi yöntemlerinin uygulanabilmesi amacıyla testis kanserine dair belirtilerin olduğunu düşünüyor iseniz kliniğimiz ile iletişime geçmenizi tavsiye ediyoruz.                         

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir